İnanın günlerdir içimden hiç bir şey yazmak gelmiyor...
Zaten komşu ülkelerdeki savaş vahşet kıyım devam ederken onlara üzülürken bir de cumartesi akşamı Beşiktaş'ta olan terör bizleri yıktı ... Hafta sonu yolda aldık haberi acı acı siren sesleriyle sağımdan solumdan geçen ambulanslara nasıl yol vereceğimi şaşırdım belli ki bir olay olmuş diye konuşurken aramızda, telefon geldi dikkatli olun diye derken radyoyu açtım Beşiktaş'ta bombalı saldırı yirmi yaralı diyor ama ambulanslara bakılırsa durum daha vahim biz birinci köprü olan istikametimizi değiştirip diğer köprüye yöneliyoruz evimize sağ salim varıyoruz, ama diğerleri polislerimiz, kardeşlerimiz, canlarımız yönlerini çeviremeden daha gencecik yaşta şehitlik mertebesine erişiyorlar.. Yine terör, yine vahşet, 37 polis 44 şehidimiz 150 yakın yaralı ...
Hemde bizim çok önem verdiğimiz bir günün gecesinde efendimizin doğum gününde şaahadet şerbetini içmek nasip oluyor şehitlerimize . Bu gözü dönmüş kana doymayan kişiler 44 canımızı aldı çoğu yirmili yaşlarda genç polisler bu soğuk kış günü görevleri bitmiş evlerine döneceklerken .....
Diğer tarafta Suriye kanıyor, Halep yanıyor.. Batı kendi yapamadığını günlerdir Halep'te Müslümanları birbirine kırdırarak yaptırıyor Şiisi, Sünnisi birbirini öldürüyor. Ben Kürt arkadaşımı da seviyorum, Suriyeli kardeşimi de, İranlı Şii kardeşimi de hepimiz aynı topraklarda yaşıyoruz bizim aramızda sorun yok bunu idrak edelim artık her gün bir şehit her gün bir kıyım ne zaman bitirecekler bu vahşeti ne olur artık bitirin bu savaşı.
Suriyeli çocuklar bombaların altında ölüyorlar ölemeyenlerde ölmek için dua ediyorlar. Aşağıda ki mektup Suriyeli bir çocuğun vasiyeti ölmek istiyor çünkü günlerdir aç bu masum melek ölüp te mevlanın sofrasında cennette doymak istiyor.
Suriyeli kız, tabut içinde resmiyle vasiyetini yazmış : "Bu benim vasiyetimdir. Canım annecim! Senden benim güzel gülüşlerimi hatırlamanı ve yatağımı olduğu gibi bırakmanı istiyorum. Ve sen ablacığım! Arkadaşlarıma de ki: 'O açlıktan öldü...' Ve sen ağabeyciğim! Üzülme; ama ikimiz birlikte, 'Biz açız!..' dediğimizi hatırla. Ey Ölüm meleği! Acele et ve ruhumu al ki artık Cennet'te yemek yiyeyim. Ben çok açım. Ve ey ailem! Benim için korkmayın. Ben sizin yerinize de Cennet'te yiyebildiğim kadar çok yiyeceğim."
İzlediğim diğer bir görüntüde evinin bodurumun da beş yaşındaki bir kıza anestezi olmadan müdahale ediliyor bu çocuk Tebbet suresini okuyarak acısını duymamaya çalışıyor..
Müslüman aleminde bir tepkisizlik neredesiniz ey Araplar ... Nerdesiniz ey Müslümanlar.. Bizler sıcacık evlerimizde televizyonlarda izliyoruz bu görüntüleri . Bunlar kurgu değil filim değil ölenler gerçek , bombalar gerçek .''zulme sessiz kalan dilsiz şeytandır '' unutmayalım bu olanlardan sessiz
kalarak biz de ortağız, 15 temmuz da hainler emellerine ulaşşaydı Allah bilir biz ne durumlarda olacaktık, onların yerine kendimize koymalıyız.
Cumhurbaşkanımızın çabalarıyla ateşkes sağlandı ama onu bile hiçe sayıyorlar zalimlerden yeniden bombalar ateşler ... Giden yardım konvoyuna bile ateş, yardıma bile izin yok.
Yahudileri yaptıklarından dolayı kınardık ya bu Esad canavarı onları da arattı. İnanın firavun bunların yanında kendine rahmet okutuyor...
Bu zülmun gerçekleştiği yer Halep... ve Halep ölüyor elimizden bir şey gelmiyor.
İnsanların bu vahşeti görmesi lazım .... Ama bu görüntüleri gördükten sonra biz kendimize insan diyebilirsek.
Çünkü Halep'te insanlık ölüyor...