Bumerang - Yazarkafe

5 Mart 2019 Salı

🍲KAVRULMUŞ ŞEHRİYELİ YOĞURT ÇORBASI 🍲

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim...

Size genelde  pirinç ve erişteyle yaptığım yoğurt çorbasının elimizin altında her zaman bulunan şehriyeli versiyonunu paylaşacağım eğer bizim gibi yoğurt çorbasını seviyorsanız en yakın zamanda yapın derim ...
MALZELER

  • 1 Çay bardağı arpa şehriye
  • 3 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 1 yemek kaşığı un
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 kase yoğurt
  • 1 yumurta

ÜZERİ İÇİN 
  • 1 yemek kaşığı tereyağ
  • 1 tatlı kaşığı kuru nane
YAPILIŞI 
















Bir kabın içine yoğurt, un ve yumurtayı çırpılıp çorbanın terbiyesini yapıyoruz. 



Tencereye sıvı yağ ve şehriye konup rengi hafif sararana kadar kavrulup içine suyumusu ekleyip şehriyelerimiz yumuşayana kadar pişiriyoruz.





İçine yaptığımız yoğurtlu terbiyeyi sürekli karıştırarak ekliyoruz. Şehriyelerin tabana yapışmaması için karışrtırmamız önemli, bu arada tuzunuda ekliyoruz. 


Diğer tarafta tereyağını eritip içine naneyi ekleyip bu karışımı çorbaya ilave ediyoruz ocaktan alıp ağzı kapalı bir şekilde servis için bekletiyoruz. 



22 Şubat 2019 Cuma

YUSUF MERT MİKROP OLDU......

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim...


Çocuklarımızı bilinçli bir şekilde yetiştirmenin ilk evresi bizler tarafından evlerde olmalı daha sonra anaokul ve okula başladıklarında da bayrağı öğretmenlere devrediyoruz. Her zaman dediğim gibi Yusuf'un hayattaki en şanşlı olduğu şey öğretmenleri şu anda üçüncü sınıfta ve bence daha üçüncü sınıfta olmasına rağmen ortaokulda bile elde edemeyaceği bilince ve farkındalığa sahip. Tabi bu da öğretmenleri sayesinde şu anki öğretmeni Hülya Hanım tek bizim sınıftaki çocuları değil bilinçli bir eğitmen olarak her çocuğa ulaşabilmenin gayesinde. Son olarak hijyen konusunda bir aktivite yapmak istedi tabi ki bizde çok sevindik çocuklarla bizler de katılıverdik aktiviteye, çocukları sabun, köpük ve mikrop olarak üçe ayırdı Yusuf Mert'e mikrop düştü. Kostüm konusunda serbest bıraktı biz de kendimiz yaptık, iki renk büyük çöp torbasını iç içe geçirerek oluşturduk kostümümüzü çok şirin bir mikrobumuz oldu.

Birde sınıfları gezerken okuyacağı kendileriyle alakalı şiirler maniler ezberlediler bizde dört kıtalık bir mani ezberledik.

MİKROP




Pis yerleri severim,
Temizlikten kaçarım, 
İnsanların başına, 
Ne hastalıklar açarım.






Çocuklar okuldaki tüm sınıfları gezdiler kendileri hijyen konusunda biliçlendikleri gibi arkadaşlarınıda bilinçlerndirdiler o kadar mutlu olmuştu ki Yusuf en çok ta ana sınıfındaki öğrenciler ve öğretmeni ne gitmek sevindirmişti onu akşama geldiğinde heyecanla anlattı olanları ...




Her şey için teşekkürler Hülya hanım...

28 Ocak 2019 Pazartesi

RED LENTİL SOUP....URFA USULÜ MERCİMEK ÇORBASI.....

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim...



Kırmızı mercimek çorbasını çok severim her türlüsünü de yapmaya çalışıyorum. Geçtiğimiz gün Sevgi Ablayla sohbetimiz sırasında söz mercimek çorbasına gelince o da Şanlı Urfa'da yapılan ve sabahları kahvaltıda yedikleri mercimek çorbasından bahsetti ve hatta hemencecik yapıverdi içinde hiç birşey olmayan sadece mercimekle yapılan süzmediğiniz halde süzme mercimek çorbası kıvamında üzerindeki sade yağda karamelize ettiğimiz soğanla ayrı bir lezzetli olan mercimek çorbası yedik çok beğendik sizlerle de tarifini paylaşmak istedim. Ben bundan sonra yaptığım çorbalarım arasına aldım sizde deneyin derim. Afiyetle sağlıkla....
MALZEMELER
  • 1 su bardagi kirmizi mercimek
  • Yarim yemek kasigi tuz
  • Sade yağ 
  • 1 orta boy soğan 

YAPILIŞI

Kırmızı mercimeği yıkayıp düdüklüye koyup üzerine tuzunu ve üstünü biraz aşacak miktarda su ekliyoruz. 

Bu corbanin sırrı mercimeğin içinde hiç birşey olmaması kısık ateşte tamamen parçalana kadar pişilmesi. İçinde kıvam arttırıcı un olmadığından  suyunu fazla koymamamız kıvamlı bir çorba elde etmemizi sağlayacak. 




Diğer taraftan da tavamızda sağde yağımızı alıp içine soğanlarımız ekleyip karamelize şekilde pişiriyoruz.  





Çorbamız hazır ekleme, çırpma, süzme yapmadan tamamen pişen çorbamızı servis tabağımıza alıp üzerine  sosumuzu ekleyip afiyetle yiyoruz 








28 Aralık 2018 Cuma

HASANPAŞA KÖFTESİ TARİFİ


بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim...
Bugün sizlerle yemeğe konuğunuz olduğunda kolayca yapabileceğiniz  sunumu çok şık servisi zahmetsiz Hasan Paşa Köfte tarifi paylaşacağım.

KÖFTE HARCI MALZEMESİ
  • Yarım kilo kıyma
  • 1 su bardağı bayat ekmek içi
  • 1 adet kuru soğan
  • 1 diş sarımsak
  • 1 adet yumurta
  • kimyon, karabiber, tuz
PÜRE MALZEMESİ
  • 3 tane orta boy haşlanmış patates
  • 1,5 çay bardağı süt
  • 2 yemek kaşığı tereyağ
  • tuz
DOMATES SOSU
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 3-4 yemek kaşığı domates püresi
  • Sıvı yağ
YAPILIŞI



Kıymayı, soğanı, ekmek içi, yumurta, kimyon, karabiber ve tuzu koyup yoğuruyoruz.
Köfte harcınmızdan yumurta büyüklüğünde parçalar kopartıp çanak şekli verip yağlı kağıt serdiğimiz fının tepsimize yerleştiriyoruz köftelerimiz pişince küçüleceği için bunu göz önünde alarak köfte çanaklaımızı büyük yapmanızı öneririm.
200 derece fırında köftelerimizi pişiriyoruz köfteler çok küçüldüğü için ben piştikten sonra yuvarlak küçük bir borcama aktardım.







Köftelerimiz pişerken ben püre için patatesleri haşladım suyunu süzüp  henüz sıcakken içine tereyağını ve sütü ekleyip patates eziciyle püre olana kadar eziyoruz. Ben pasta şekillendirici aparat kullandım bu aparatın içine  püremizi koyuyoruz. 










Köfte çanaklarımızın ortasına birer parça kaşar peyniri yerleştiriyoruz.

Köftelerin içlerini püre ile dolduruyoruz ben krema sıkıcıyla gördüğünüz gibi şekilli, bir şekilde dolduruyoruz.

Bir kase içinde salça, domates püresi su,tuz ve yağı karıştırıp tepsimize köftelerimizin kenarından döküp fırınımızı tekrar fırına yerleştiriyoruz.
köftelerimiz bir süre sosun içinde pişirerek servis yapana kadar fırında bekletiyoruz.
Eğer önceden yaptıysanız köfterinizi servis yapmadan bir on dakika önce fırına sürerseniz servis yaparken size kolaylık olacaktır. Ayrıca yanında pilavla servisiniz harika bir lezzet bileşeni olacaktır.


Afiyet şeker olsun ...

YEŞİL ERİK TURŞUSU. SICAK SUYLA ....

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim...




Biliyorum erik zamanı değil nereden buldun da turşusunu yaptın diyeceksin, turşuyu geçen sene yapmıştım şimdi de yazıp sizinle paylaşmak nasip oldu.











Sıcak suyla turşuyu geçen sene çok yaptım çabucak oluyor ve bir o kadar da çabuk bitiyor, çıtır çıtır turşularımız oluyor.




Cam kavanoz kullanmanız gerekiyor çünkü pilastik kaplardan turşumuza kimyasallar geçebiliyor hemde cam şişede, sıcak suyla yaptığımız için vakumlama gerçekleşiyor.





Kaya tuzu yada iri tuz kullanılması lazım çünkü sofralarımızda kullandığımız tuzlarla turşularımız fazla dayanmaz.


MALZEMELER 

  • Yeşil erik 

  • 1 lt kavanoz 1 bardak sirke

  • 1 tatlı kaşığı şeker

  • Sarımsak

  • kaynamış su

  • 2 yemek kaşığı iri tuz

  • Limon 

YAPILIŞI




Eriklerimizi, yıkayıp varsa saplarını koparıp süzdürüyoruz eriklerimiz turşu yapmaya hazır oluyor. 



Diğer taraftan sarımsaklarımızı da ayıklıyoruz.






Ben bir litrelik cam kavanozlar kullandım siz istediğiniz büyüklükte kap kullanabilirsiniz. Kavanoz ve kapakları iyice yıkayıp sıcak suyla dezenfekte edip turşu yapmak için hazır hale getirdim. 


Kavanozların dibine birkaç diş sarımsak ve limon  koyup üzerine eriklerimizi ekleyip  tekrar aralarına sarımsak ve limon koyarak yerleştiriyoruz ben bu aşamada hafif acı olması için birer adet acı biber de ekledim, eriklerimiz bitene kadar bu şekilde kavanozlara yerleştiriyoruz. Benim dört şişe erik turşum oldu, daha önce yemek için aldığım eriklerden bir şişe turşu daha kurmuştum.













Orta boy tencerede ne kadar turşu yapacaksak sirke, tuz ve şekerizimi ona göre ekleyip biraz da su koyup kaynatıyoruz. Ben kendi yaptığım üzüm sirkesinden kullandım ..



Kaynattığımız  sirkeyi şişelere bölüp boş kalan kısmını kaynar suyla doldurup hemen ters çeviriyoruz böylece vakumlanıyor.



Turşularımızı yaptık on gün içinde yemeye başlayabilirsiniz ve ağzı vakumlu şekilde uzun süre saklayabilirsiniz. 


HAŞLAMADAN DONDURARAK, ÇOK PRATİK SARMALIK LAHANA HAZIRLAMASI ....

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim...


Lahana sarmasını çok severim ama asma yaprağı gibi kolayca haşlayıp hemencecik saramıyorsunuz . Değişik şekillerde yapmayı denedim , kocaman tencerede bütün olarak haşladım, teker teker yaprakları haşladım etrafımdakilerden duyduğum lahana yapraklarını 1 gün bekletip sertliği geçince haşlamayı denedim, size anlatacağım metodla o sert lahanaları haşlamaya bile gerek kalmadan pratik ve kolay bir şekilde sarmalık lahanamız hazır.

YAPILIŞI






Lahanamızı bütün bir şekilde üstündeki tek yaprağını alıyoruz.


Streç filme lahanamız tamamen sarıyoruz. Bu aşamada istersek benim yaptığım gibi lahananın sığacağı bir buzdolabı poşetine de koyabilirsiniz.
Derin dondurucuda en az iki gün kadar bekletiyoruz. iki gün bekleyince anca saracak kıvama geliyor, daha sarmamızı yapmadan bir gün önce oda sıcaklığında bekletiyoruz. Beklerken lahana yapraklarının kırılmaması için fazla ellemiyoruz. 
Tamamen eriyince lahanamız hazır. Şimdi sıra sarmada içini ister kıymalı ister zeytinyağlı istediğimiz şekilde yapıp sarabiliriz.


DÜĞÜN ÇORBASI

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim... 

Bu seneye hastalıkla başladık Allah tüm hastalara ve bize de şifa versin annem çok rahatsızlandı bir hafta kadar zatürre teşhisiyle hastanede yattık şükür şimdi biraz daha iyi ama yine de tedbiri elden bırakmamak lazım dışarıda grip, nezle mikropları kol geziyor. Beslenme de önemli hastalığın atlatılması safhasında o yüzden kuvvetli besinler ,et sulu çorbalar yapmaya özen gösteriyorum. Son yaptığım kuzu gerdandan, düğün çorbasının tarifini sizlerle paylaşacağım. Düğün çorbasını yapması gözünüzü korkutmasın çok kolay ve lezzetli bir çorba, şu kış günlerinde sizde şifa niyetiyle yapın derim.

MALZEMELER


  • 500 g kuzu gerdan eti.
  • 3 yemek kaşığı un.
  • 4 yemek kaşığı yoğurt.
  • 1 Limon suyu.
  • 1 yumurta sarısı
  • Pul biber.
  • 2-3 yemek kaşığı tereyağı



YAPILIŞI
Kuzu gerdanları üzerini aşana kadar suyla haşlayıp soğumaya bırakıyoruz. Kuzu ve koyun etini yiyemeyenler haşlarken içine tane karabiber defne yaprağı eklerseniz haşladığınız etin suyundan rahatsız olmazsınız.

Unumuzu tencereye alıp kokusu gidene kadar hafif kavuruyoruz. Aslında unu kavurmadan direk yaptığımız terbiyeye de koyabilirsiniz ama ben kavurmayı tercih ediyorum, içine haşladığımız ve soğuttuğumuz et suyunu süzerek ekliyoruz. 

Yoğurt , limon suyu ve yumurta sarısını bir kasede çırpıp çorbanın terbiyesini hazırlıyoruz ve kaynayan tencereye kesilmemesi için karıştırarak ilave edip didtiğimiz gerdanları ekleyip tuzunu atıp bir süre bu şekilde kısık ateşte kaynatıyoruz.
Diğer taraftan tereyağ ve biberlerimizi bir tavada yakıp tabağımıza aldığımız çorbamızın üzerine dökerek servis yapıyoruz..

2018 YERLİ MALI HAFTASI... YERLİ MALI YURDUN MALI HER TÜRK ONU KULLANMALI

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم 
Bismillahirrahmanirrahim...
Bu sene ülkemizde yaşanan ekonomik dalgalanmalara karşı milletçe en güzel cevabımız yerli ve milli ürünleri tüketmek oldu. Devletimizin en üst kademesinden biz vatandaşlara kadar destek alan bu kampanyalar düzendi Ticaret Bakanlığı tarafından Türkiye’de üretilen mallar üzerine yerli olduğunu belirten işaret zorunluluğu getirildi ve tüm Türkiye’de yerli ve milli ürün kullanımına yönelik seferberliği başladı vatandaşlar ''yerli üretim '' logolu ürünleri tüketmeye başladı.






































Cumhuriyetin kuruluş yıllarından beridir yerli malını kullanımını özendirilmemiş miydik, küçüklüğümüz den beri okullarda yerli malı haftası kutlayarak ''Yerli malı yurdun malı her Türk onu kullanmalı.'' sözüyle bilinçlen dirildik bu senede sınıfımızda geçen senelerden daha da hevesli kutlama yaptık sağ olsun öğretmenimizde aynı özenle bilgilendirildi okulda kurdukları masada ülkemizde yetişen ürünleri sergilediler şiirler okudular her çocuk bir meyve oldu.

Yusuf'um da fındık oldu benim minik fındığım la güzel bir şapka yaptık, fındıkla ilgili bir tekerleme de okudu ve yeni şeyler öğrenerek bitirdiler yerli malı haftasını ...

FINDIK
Giresun'da yetişirim,
  Adım Fındıktır benim,
       Hem yağlıyım hem dağlı,
  Ama çok lezzetliyim.....