Bu sene bahçemizdeki portakallar oldukça az oldu tepesindeki kalan birkaç portakalı bizim çocuklara toplatıp çok nefis bir tatlı yaptım, özellikler kreması o kadar lezzetli oldu ki , bu kremayı ilerde değişik tatlılarda da denemeyi düşünüyorum. Gelelim pastamıza freş lezzetli ve inanın pastanede göresel açıdan bu kadar güzel bir pasta bulamazsınız anlayacağınız eşe dosta giderken yada evinizdeki misafirlerinize mutfağınızda kısa bir sürede bu lezzeti sizde yapıp bir bardak çay eşliğinde ağzınızı tatlandırabilirsiniz.
KEK MALZEMELERİ
2 adet yumurta
2 kahve fincanı toz şeker
1 kahve fincanı yoğurt
1 kahve fincanı sıvı yağ
3 kahve fincanı un
Portakal kabuğu rendesi
1 paket kabartma tozu
KREMA MALZEMELERİ
2 su bardağı süt
1 çay bardağı toz şeker
1 adet yumurta sarısı
1 yemek kaşığı un
2 yemek kaşığı nişasta
Portakal kabuğu rendesi
150 gram labne peyniri
1 tatlı kaşığı tereyağı
25 gr beyaz çikolata
1 paket krem şanti
PORTAKALLI JÖLE
3 yemek kaşığı mandalina reçeli
1 bardak su
1,5 yemek kaşığı nişasta
Portakal kabuğu rendesi
Jölenin içine portakal dilimleri
YAPILIŞI
Yumurta ve şekeri çırpıp sıvı yağ, yoğurdu ve portakal kabuğu rendesini ekletip tekrar çırpıp un,kabartma tozu ve vanilyayı ekleyip kek karışımını yağlanmış tart kalıbına döküyoruz. Isıtılmış 180 derecede fırında 30 dakika kontrollü olarak pişiriyoruz.
Kreması için, süt, yumurta sarısını ve şeker, un, nişasta, portakal kabuğu rendesini tencerede birleştirip karıştırp ocağa alıp muhallebi kıvanıma gelene kadar pişirip ocaktan alıp içine beyaz çikolata ve tereyağını ekleyip arada karıştırarak ılımasını sağlıyoruz. Ilıyan muhallebinin içine labne peynirini ve toz kremşantiyi ekleyip mikserle çırpıp kremayı iyice soğuması için buzdolabına kaldırıyoruz.
Soğuyan keki tart kalıbından çıkararak servis tabağına alıp kremayı kekin içine döküyoruz.
Portakalları soyup ince şekilde kesip kremamızın üzerine yerleştiyoruz. Bizimkiler kan portakallarıydı o da pastamıza ayrı bir güzellik kattı.
Portakallı sos için ben daha öce yaptığım mandalina reçelini kullandım. Reçel, nişasta, portakal kabuğu rendesi ve suyu karıştırıp ocakta pişirip jöle kıvamına gelene kadar pişirip ılımasını bekliyoruz.
Hazırladığımız jöleyi portakal dilimleriniz üzerine döküyoruz.Pastamız bu haliyle servise hazır. İsterseniz Buzdolabında bir süre bekletip dilimyerek afiyetle yiyebilirsiniz.
Gurmelerin İstanbul’un en popüler dönercisi, gidilmesi gereken yerlerin başında işaret ettikleri, hatta televizyonlarda ana haber bültenlerine konu olan, Tarihi Dönerci Şahin Usta'ya Eminönü civarına çok sık gitmeme rağmen dar ve ara bir sokakta olması sebebiyle hiç rastlamadım. Eminönü'de karnım acıktığı bir gün aklıma geldi gitmek istedim, konum bilgileriyle sağ sol derken birazda sorarak kendimi Kapalı Çarşıda Kılıççılar Kapısında buldum buradaki görevli poliste ''Biraz ilerleyin zaten kalabalığı görürsünüz.'' dedi.
Gerçekten de ilerleyince kalabalık sırayı gördüm ve sıranın sonuna geçtim baya beklemem gerekecekti sıra birleşmiş milletler gibiydi bol miktar da turist vardı hatta burası Japonların Rehberlik kitabına konu olmuş bir mekan ...
Küçücük sadece sekiz metrekare bir dükkan içerisinde dört kişi çalışıyor adım atacak bir yer yok , biri kesiyor biri pideye yerleştiriyor biri paket yapıyor biride de parayı alıp size döner ve ayranınızı veriyor. Makine gibi çalışıyorlar maaşallah durmak yok.
Sıra bana geldi yarım, çeyrek ve pide seçenekleri var baktım çoğunluk pide almış bende pide istedim dönerin başındaki abi kestiği dönerleri pideye yerleştirdi ortalama seksen gram döner eklediklerini öğrendim.
Dönerlerinin lezzetinin sırrının etlerinin Balıkesir'den gelmesi ve kaburga kısmından yapılmasıymış ve tırnak pideleride oldukça güzel. Döneri hazırlayan diğer arkadaşta isterseniz dönerinize soğan , biber turşusu ve domates ekliyor derken sıra ödemeye geldi 23 tl. oldukça pahalı geldi bana yeri ve tarihi bi mekan olma sebebiyle pahalı olması normal tabi ama yemek yerken konuştuğum bayanda fiyattan dertlendi ''Bu kadar pahalı olur mu bundan daha az fiyatlarda kebap ve iskender yemeniz mümkün.'' diye söylendi.
Pidenizi ayranınızı alıyorsunuz ama üzgünüm, oturacak masa , sandalye , nede tabure var. Karşıdaki bir lokantanın penceresinin kenarına ilişiyorsunuz.
En sonunda yemege başlamak nasip oldu sıcak pidesinin içindeki döneri oldukça lezzetliydi ama bundan daha iyi döneri daha rahat ortamda ve uygun fiyata yemişliğim de oldu. Döner kıymadan yapılmış ve yağlı dikkatli yemenizi öneririm yağı akıyor çünkü içindeki biber turşusu ve soğanda çok yakışmıştı dönere, sanırım soğanı tuzla öldürmüşler aşırı kokusu ve acılığı yoktu hemencecik bitiverdi ben çok yemediğim için doydum ama normal iştahlı bir kişi için doyurucu olacağını düşünmüyorum ikinciyi yemek için tekrar sıraya girmesi gerekebilir.
.
Tarihi yarım ada da bulunan bu güzel döneri buralara yolunuz düşerse mutlaka yemenizi öneririm hatta yemekten sonra Kapalı Çarşı turu atabilirsiniz ama elinizi çabuk tutun döner saat on iki gibi başlayıp saat üç dört gibi bitiyor.
DÖNERCİ ŞAHİN USTA ... Adres Kapalıçarşı, Molla Fenari Mahallesi, Kılıççılar Sokak, No 9, Fatih, İstanbul
Oğluşumla bir gezi maceramız daha, çocuk eğitiminde ödüllendirme sistemini kullandığım için daha çok böyle gezimiz olacak anlaşılan. Yusuf'un ödüllendirme gerektiren her davranışında onun istediği şeyleri yapıyoruz, ne zamandır aklımızda olan LEGOLAND'a oldu bugün kü gezimiz. İnanın çok eğlendik ve o kadar çok yorulduk ki evin yolunu zor bulduk.
LEGOLANDⓇ DİSCOVERY CENTER'a nasıl gideriz diye düşünüyorduk sağ olsun gideceğimiz hafta sonu dayımız geldi evine yakın olduğundan bizi o bıraktı ama gitmek isteyenler için, Bayrampaşa'da Forum İstanbul Alışveriş Merkezi içinde devasal bir yer alışveriş merkezi değil kocaman bir yaşam kompleksi burada yok yok aradığınız her şey mevcut ama biz sadece LEGOLAND'a gidebildik. O kadar kalabalıktı ki size tavsiyem gitmeyi düşünürseniz hafta içi gitmenizi, inanın kalabalıktan başım döndü.
ilk girişte Lego fabrika turu ile başlıyorsunuz, fabrika turu dediysek fabrika gezmiyoruz bu sanal bir tur joysticklerle ve düğmeler le siz de bu tura fiilen iştirak edip kendi legolarınızı tasarlıyorsunuz.
Oradan Krallık Macerası Lazer oyununa geçiyorsunuz kalabalık olduğu için bir beş dakika sıra bekledik dört kişilik arabalarla bir tünele giriyorsunuz arabalarda olan lazer silahlarıyla tünelde ki animasyon şeklinde düşmanları öldürüp prensesi kurtarıyorsunuz. Bilgisayar oyunu oynuyorsunuz ses efektleri sayesinde adeta oyunun içine giriyorsunuz. Bu tünel turunun sonunda LEGOLAND size küçük sarı legolar hediye ediyor.
Minilandla başlıyoruz lego harikalarını görmeye, adeta küçük bir istanbul'un içinden geçiyoruz. Dolmabahçe sarayı, Galata kulesinin arasındaki cam fanusun içinde kuzularınızın fotoğrafını çekebilirsiniz. Bu figürler içinde hareketli parçalar mevcut çöp arabası çöp alıyor diğer tarafta yolu delen matkap çalışıyor, turistler var Ayosofyayı gezen, küçük ayrıntılar görsel açıdan harika bir nüans olmuş.
Mini stadyumda gol atıp bütün stadyumdan tezahürat alabilirsiniz.
İstanbul turumuzun ardından dünya turuna geçiyoruz buradaki legodan yapılmış şaheserleri görebilirsiniz. Bu eserlerin önüne konmuş butonlar da olan sorulara cevap verip doğru cevaplarda eserlerdeki hareketli figürleri seyredebiliyorsunuz.
Koskocaman bir avluya çıkıyoruz adeta lego cenneti burası isterseniz burada çeşitli legolar yapabilirsiniz, Yusuf'a kalsa kapanma saatine kadar burada kalıp lego yapacak, bizim yaptığımız gibi arabalar tasarlayıp yarış parkurunda yarıştırabilirsiniz.
Ayrıca burada Merlin'in Çırağı dönme dolabına da bindik bu dönme dolap pedal çevirdikçe yükseliyor pedalı çevirmeyi bırakınca aşağı iniyor, oldukça efor sarfediyorsunuz, biz üç sefer bindik pedal çevirmekten baya yoruldum.
Bu alanda Legoland'te 4D sinema da mevcut, yağmur, kar, rüzgar gibi efektlerle eşliğinde bir on dakika kadar sürüyor film, yirmi dakika arayla salono alınıyorsunuz gözlüklerinizi takıp başlıyorsunuz seyre bizim oğlan pek beğendi arada üzerimize kar yağmur yağdı biraz ıslandık ama değdi.
Bu katta Lego satış mağzasıda mevcut almak isterseniz çeşit çeşit Legolar var.
İkinci kata çıkıyoruz burada oturup dinlenip kahve içebileceğiniz bir kafe ve çocukların parti ve doğum günü yaptığı bir salon mevcut. Kafenin arka kısmında daha çok 3-5 yaşları için Dublo kasabası adında minik bir oyun alanı bulunuyor.
Olivia'nın evi kız çocukları için tasarlanmış bir alan bizim ilgimizi çekmekmedi bu alanın yanında karaoke yapılan bir yerde mevcut.
Son olarak Lego Yangın Akademisi oyun alanına deneyimledik. Yusuf baya bir oynadı büyük birkaç katlı Yangın Akademisi oyun alanında koştu , kaydı, tırmandı , bende cafede dinlenerek oğluşumu seyrettim.
Buradan sonra Yusuf tekrar tünel ve dönme dolaba girmek istedi bir tur daha attık ortalama üç saat kadar kaldığımız LEGOLAND çok beğendik sizde en yakın zamanda gidin derim... Bir başka gezmelerde görüşmek üzere...
FORUM İSTANBUL İÇİNDEKİ
LEGOLAND Ⓡ DİSCOVERY CENTER NASIL GİDİLİR..
ADRES
Kocatepe Mahallesi, Paşa Caddesi 34045 Bayrampaşa / İstanbul
TEL: 0 (212) 443 13 50
Metroyla:
Atatürk Havalimanı - Aksaray Metro hattına binip Kocatepe durağında inebilirsiniz.
Otobüsle:
32 Cevatpaşa - Eminönü
32A Cevatpaşa - Beyazıt
32T Cevatpaşa - Mecidiyeköy numaralı otobüsleri kullanarak Kartaltepe durağında inebilirsiniz.
Marmarayla:
Marmaray Yenikapı istasyonundan, Yenikapı - Atatürk Havalimanı Metro Hattına aktarma yapabilirsiniz.
Arabayla:
E-6 "Hal - Otogar" çıkışında.
E-5 "Otogar" çıkışından "Kartaltepe - Yıldırım - Kocatepe" istikametinde.
Metrobüsle:
Merter Metrobüs durağından, Atatürk Havalimanı - Yenikapı Metro Hattına aktarma yapabilir