Bismillahirrahmanirrahim......
Kapodokya gezimizin ikinci günüyle devam ediyoruz. Sabah erkenden kalktık eşyalarımızı toplayıp kahvaltımızı yaptıktan sonra otobüsümüze bindik . Bu arada söylemeden geçmeyeyim bir gece konakladığımız Bent otelden çok memnun kaldık.
Kısa bir Kayseri gezisi yapmak için merkeze ulaştık burada Hunat Hatun Medresesine geldik pazar günü olduğundan kapalıydı buradan Kayseri kalesi ve Kayserinin meşhur pastırma ve sucuk çarşısına dolaştık sabah erken saatler olduğu için çarşı tamamen açılmamıştı iyi ki bir gün önce bir Pastırma ve Sucukları almışız. Ama gezerken yine bir şeyler aldık ilerde tarifini vereceğim sucuk harcı aldık.
Bindik aracımıza ve güzel Erciyes dağı manzarasına veda ederek Kapadokya bölgesine döndük ...
Başladık yine peri bacalarını gezmeye Avanos, Devrent Vadisi önceki gezdiğimiz vadiler gibi kilise ve mezarlar bulunmuyor buranın özelliği peri bacalarının çoğunun hayvanlara benzemesi öncelikle kocaman bir deve çıkıyor karşınıza zarar görmemesi için etrafı çitlerle çevrilmiş, kuşlar, atlar, tavşanlar peri bacalarını artık neye benzetirseniz sizin hayal gücünüze kalmış .
MUSTAFA PAŞA KÖYÜ...
Burayı rehber eşliğinde değil serbest şekilde dolaştık Rum evleri ve taş işçiliği ile ünlü olan Sinasos adıyla da bilinen Mustafapaşa Köyü, , köy merkezine yakın Maraşoğlu Köprüsü ve yakınlarında da yeraltı şehri girişi bulunuyor.
Ayrıca harika yapıları ve güzelliğiyle dizilere de ev sahipliği yapmıştır. Asmalı Konak diziside set olarak ilk olarak burada çekilmiş, şuanda Old Greek House otel ve restoran olarak işletilmektedir. Şimdilerde de ATV için Aşk ve Mavi Çekimleri sürmektedir. Haliyle bu diziler Mustafapaşa köyünün tanınmasında çok etkili olmuştur.
TURASAN ŞARAP MAHZENLERİ
Şarap mahzenleri kayaların uzun bir sürede elle oyularak yapılmıştır. Mahzende yaz/kış sıcaklık aynı olmakta bu da şarapların uygun bir şekilde saklanması sağlamaktadır. Turumuzdan isteyen arkadaşlar şarap tadımı ve satın almak için buraya uğradılar biz ise buranın hemen yakının da olan Asmalı konak dizisinin ikinci seti olan yeri gezdik.
Kapadokyanın adeta simgesi olan üç güzeller peri bacaları bu bölgenin en çok fotoğraf çekilen yerler arasında.
Hatta bir dönem kullanılan 50 ytl bir yüzünde üç güzellerin resmi yer almıştı.
Üç güzellerin çevresine hediyelik eşya satan yerler mevcut ve diğer gezdiğimiz yerlenden de fiyatları daha uygun bizde buradan hediyelik eşyalar ve yoğurt yapmak için çömlek aldık.
HACIBEKTAŞİ VELİ TÜRBESİ
İslam dünyasının 13. Yüzyıl'da yaşamış büyük alimlerinden biri olan Hacı Bektaşi Veli, Ahmed Yesevi'nin öğretilerini Anadolu'ya taşımış burada talebeler yetiştirmiş, bağlı olduğu "Ahilik Teşkilatı" ile, Osmanlının kuruluş döneminde Anadolu'da sosyal yapının gelişmesinde büyük katkı sağlamıştır.
Osmanlı Sultanı Orhan zamanında büyük hizmetleri olmuştur Yeniçeri Ordusu'na dua ederek arkalarında olmuş Hacı Bektaş-ı Veli'yi kendilerine manevi pir olarak kabul etmişlerdir.
Dergahın dışında ve iç kapısının hemen solunda Çeşmeler mevcut yüzyıllardır buraya gelenlerin kullandığı sudan şifa niyetine biz de içtik, yüzümüzü yıkadık ve yanımıza aldık.
GÜVERCİNLİK VADİSİ
Adını güvercinlerden alan vadide yüzyıllar önce güvercin yetiştiriciliği başlamış, kayadan oyma yuvalarda güvercinlerin gübresi tarım ve kilise duvarlarını renklendiren çizimlerin ve desenlerin renklerini koruyabilmek, sağlam kalmasını sağlayabilmek için kullanılmış. hala çeşit çeşit güvercinler vadide bulunuyor bizde vadinin en tepe noktasından bu eşsiz manzarayı seyrettik.
KURUYEMİŞ ALIŞVERİŞİ
Yine gurup halinde gittik alışverişe. Aslında İstanbul'a giderken tek sütle kavrulmuş çekirdek almaktı niyetim ama kuruyemişciye girince biraz ondan biraz bundan derken bakmışım bir sürü şey alıvermişim.
Kuruyemişcide her şeyin tadına bakabiliyorsunuz böylelikle beğendiğiniz şeyleri alabiliyorsunuz. Yusuf'ta en çok dut suyunu beğendi öğrendiğim kadarıyla kuru dutu değirmende toz haline getirip suyla karıştırıp ister soğuk ister sıcak tüketiyorsun, aldık tabi harika bir şey Yusuf sürekli içiyor.
çok memnun kaldı, gördüklerimiz karşısında adeta büyülendi desek yeridir. Bu arada Turizim haftasından hemen sonraki hafta yaptığımız gezimiz Yusuf'un kafasındaki Turist, Turizm kavramlarının oturmasını sağladı.
URANOS SARIKAYA RESTORANT
Rehberimiz tarafından öğle yemeği için bir gün önce bizim gitmediğimiz Türk gecesinde gittikleri Avanos’da bulunan tamamı tepe içine oyulmuş Uranos Sarıkaya Restaurant taştan masa ve oturacak yerleri oldukça otantik, sanki yüzyıllar öncesine götürüyor sizleri. Anfi şeklindeki masaların ortasında kanun çalan bir sanatçı yemeğe eşlik ediyor.
Gelelim yemeklere fix menüde mercimek çorbası, buraların meşhur çömlek kebabı, pastırmalı kuru fasulye, pilav tatlı olarak baklava mevcut, tatlı yemeyenlere alternatif olarak meyve veriyorlar bizim gittiğimizde portakaldı meyve. Yemekleri genel olarak beğendim lezzetliydi o kadar kalabalığa servis yapmalarına rağmen lezzetli ve güzeldi.
Çömlek kebabı ustalar tarafından çömlek kırılarak servis yapılıyor. Bizde bu gösteriyi çektik sizlerle paylaşıyoruz..
Gelelim yemeklere fix menüde mercimek çorbası, buraların meşhur çömlek kebabı, pastırmalı kuru fasulye, pilav tatlı olarak baklava mevcut, tatlı yemeyenlere alternatif olarak meyve veriyorlar bizim gittiğimizde portakaldı meyve. Yemekleri genel olarak beğendim lezzetliydi o kadar kalabalığa servis yapmalarına rağmen lezzetli ve güzeldi.
KURUYEMİŞ ALIŞVERİŞİ
Yine gurup halinde gittik alışverişe. Aslında İstanbul'a giderken tek sütle kavrulmuş çekirdek almaktı niyetim ama kuruyemişciye girince biraz ondan biraz bundan derken bakmışım bir sürü şey alıvermişim.
Birde Anadolunu cipsi kavurğa aldık bu buğday ve çetenenin kavrulmasıyla yapılan çok lezzetli bir çerez.
Mini çömleklere basılmış tulum peyniri de tadarak aldık bizim peynir tatdığımız peynirden güzel çıktı.
Gezimiz burada sona erdi özellikle Yusuf
Yeni geziler için arkadaşlarla daha gezimiz bitmeden konuşmalara başladık. Diğer gezmelerimizde de görüşmek üzere sevgiyle kalın....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder